Ertuğrul Firkateyni, Osmanlı İmparatorluğu ve Japonya arasındaki ilk diplomatik temaslardan birini simgeleyen tarihi bir olaydır. Bu olay, iki ülke arasındaki dostane ilişkilerin temellerinin atılmasına önemli katkı sağlamıştır. Ertuğrul Firkateyni’nin yolculuğu ve trajik sonu, tarihin unutulmaz anları arasında yer almaktadır.
Ertuğrul Firkateyni, 1889 yılında Osmanlı Padişahı II. Abdülhamid’in Japon İmparatoru Meiji’ye dostluk nişanları ve mesajlar iletmek amacıyla gönderdiği bir savaş gemisiydi. Bu diplomatik ziyaret, Japonya’nın uluslararası sahnede hızla yükseldiği bir dönemde Osmanlı İmparatorluğu ile yeni ilişkiler kurmayı hedefliyordu.
Ertuğrul Firkateyni’nin yolculuğu oldukça zorlu geçti. Osmanlı donanmasının o dönemdeki sınırlı teknolojik imkanları ve firkateynin bakımsız durumu, uzun bir deniz yolculuğu için büyük bir dezavantaj oluşturdu. Yine de gemi, Hindistan üzerinden Japonya’ya ulaştı ve 1890 yılında Japonya’nın Yokohama limanına demir attı. Burada Osmanlı heyeti, Japon İmparatoru tarafından sıcak bir şekilde karşılandı.
Ertuğrul Firkateyni, Japonya’dan dönüş yoluna geçtiğinde büyük bir felaketle karşılaştı. 16 Eylül 1890 gecesi, Kushimoto açıklarında şiddetli bir tayfuna yakalandı ve kayalıklara çarparak battı. Bu trajik kazada yaklaşık 550 Osmanlı denizcisi hayatını kaybetti. Sadece 69 kişi kurtarılabildi ve Japonya halkı bu kişilere büyük bir misafirperverlik gösterdi.
Ertuğrul Firkateyni’nin batışı, Japonya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin güçlenmesine vesile oldu. Japon halkı, kazadan kurtulanlara gösterdiği yardımseverlikle iki ülke arasında kalıcı bir dostluğun temellerini attı. Japonya’nın Kushimoto şehrinde, bu tarihi olayı anmak için bir Ertuğrul Anıtı ve müze inşa edilmiştir. Her yıl yapılan anma törenleri, iki ülke arasındaki dostluğu pekiştirmektedir.