Yaklaşık 2000 yıl öncesine ait olan ve üzerinde yazı olduğu anlaşılan taş bir eser, Japonya’daki en eski yazı dilinin örneğini oluşturabileceği için akademi dünyasında heyecan yarattı.
Bu gizemin anahtarı, gerçekten yazılı karakterler olup olmadığı ve eğer öyleyse bile Japonya’da yazılmış olup olmadıklarıdır.
Araştırmacılar, Shimane Eyaleti, Matsue Şehri’nde bulunan Tawayama Arkeoloji Sitesi’nde bulunan parçadan eminler. Ek olarak taş parça, üzerinde kara mürekkep ile çizilmiş soluk kanji karakterler taşıyor.
Ancak bundan şüphe duyan kişiler, kara mürekkep ile yazılan karakterlerin kızılötesi görüntüleme ile teyit edilemediğini ve daha fazla araştırma yapılması gerektiğini söylediler.
Bulunan parça 9 santimetre uzunluğundadır ve Yayoi Çömlekçilik Kültür Dönemi’nin (MÖ 300-MS 300) ikinci kısmında yapılmış olduğu düşünülmektedir.
Fukuoka Şehir Hükümeti’nin Arkeolojik Mülkiyet Bölümü’nden bir araştırmacı olan Takeo Kuzumi, eserin bir mürekkep taşının parçası olabileceğini söyledi. Ayrıca kanji karakterlerinin pürüzlü yüzeylerde fark edilebilir olduğunu da iddia etti. Ek olarak bu görüşünü 1 şubatta Gifu Eyaleti, Ogaki şehrinde düzenlenen arkeologlar konferansında sundu.
Kuzumi kuşkusuz bir şekilde bu parçanın Japonya’da yapılan bir mürekkep taşının bir parçası olduğunu ve mürekkep çubuğunun kullanımıyla bırakılan izleri gösterdiğini söyledi.
Arka tarafta merkezin yakınında görülen iki koyu çizginin, biri Çince Burçlar Kuşağı’nın 12 işaretinin ilkini temsil ederken diğeri ise 10 takvim işaretinin beşincisini temsil ediyor olduğunu söyledi. Ayrıca bunların rahiplerin yazısıyla yazılmış iki Çince karakter olabileceğini öne sürdü.
Japonya’da, bugüne kadar resmi olarak bulunan en eski harfler ikinci ve üçüncü yüzyıla ait olduğu düşünülen ve Fukuoka ve Mie Eyaletlerinde ortaya çıkarılan kilden yapılan aletler üzerinde bulunmuştu.
En son Tawayama’da bulunan kalıntıların birinci yüzyılın başında yazıldığı düşünülmektedir. Yazı Çin dönemi üzerinden bakıldığında erken Han döneminin son kısmı ile Sonraki Han döneminin ilk yılları arasında kalmaktadır.
Kokugakuin Üniversitesi’ndeki misafir arkeoloji profesörü Yasuo Yanagida, Kuzumi ile birlikte taş eser üzerinde bulunan Çince karakterlerin geçerli olduğunu kabul ediyor.
Yayoi Çömlekçilik Kültür Dönemi’nden kaynaklanan mürekkeptaşları hakkında fazla sayıda araştırma yapan Yanagida, yazıların Çin burçlarının 12 işaretinin yedinci, 10 takvim işaretinin dokuzuncu ve 11 işaret dahil olmak üzere diğer Çince karakterleri temsil edebileceğini öne sürdü.
Yanagida ve meslektaşları, Yayoi Çömlekçilik Kültür Dönemi’nden ve üçüncü yüzyılın sonundan yedinci yüzyıla kadar devam eden bir sonraki Kofun Dönemi’nden 200 kadar mürekkep taşının ortaya çıkarıldığını belirtti. Bunların çoğu batı Japonya’da keşfedildi.
Tawayama Arkeoloji Sitesi’nde bulunan taş parçasının bir mürekkep taşı olduğu doğrulanırsa, araştırmacılar Japon adalarında yaşayan insanların ne zaman yazılı bir dil kullanmaya başladığı ve yazının nasıl yayıldığına dair önemli ipuçları edinebileceklerini söyledi.
Ancak Fukuoka Üniversitesi’nde arkeoloji profesörü olan Junichi Takesue koyu çizgilerin harfleri sembolize edebileceği konusunda şüpheli bir bakış açısı sergiliyor.
Takesue, Matsue Belediye Hükümeti’nin gömülü kültürel özellikler bölümü tarafından kara mürekkep ile yazılmış karakterlerin kızılötesi görüntüleme ile varlığını onaylamayan bir çalışmaya atıfta bulundu. Ek olarak, “Taş kalıntısında bulunan karakterlerin harf olma olasılığı vardır ancak bu aşamada henüz kesin bir sonuca varamayız.” dedi.
Çeviri: Kemal Oğulcan Özsıcak
Kaynak: Asahi